İsmail Kartal olağanüstü genel kurul kararı alır mı?

“İnsanlar sizden eleştiri isteyebilirler, ama gerçekte iltifat bekliyorlar."

İsmail Kartal eleştiri ve destek arasında kalarak saha içinden iyice uzaklaştı.

Gol rekorları kıran, ceza sahası içinde en çok topla buluşan, gol beklentisi en yüksek olan, ilk 15 dakikada maçlarını çözen, gol kralı ve asist kralını aynı anda takımında bulunduran bir takımı çalıştırıyor.

Kadro derinliği bakımından Galatasaray ile başı çeken en zengin kadroya sahiptir. Kadro zenginliği, tarihin en pahalı kadrosudur. Kendi kendilerine sahaya çıkıp oynasalar üç aşağı beş yukarı bu istatistikleri yakalarlar. Hocanın hiç mi emeği yok? Tabii ki var.

Ancak bu kadar zengin bir kadroyla dört kulvarda müthiş giderken ne oldu?

Fikstür yoğunluğundan dolayı Türkiye Kupası’ndan elendiler.

Fikstür yoğunluğu ve maç takvimi, Türkiye Futbol Federasyonu’na karşı tavırdan dolayı Süper Kupa maçına çıkmayarak kupayı alamadılar.

Karagümrük maçı önemli, Sivas maçı hayati, Fred sakatlanmasın, Krunic küsmesin, Zach trip atmasın; gelen durum uçurum. Yine sezon başarısız şekilde sonuçlanacak.

Gelelim İsmail Hoca'ya, "Ben neden övgü almıyorum?" diyor basın mensuplarından. Övgü neye göre yapılır? Başarıya göre. Başarının bakış açısı nedir?

Taraftar için kupadır, basın mensubu için kupadır, futbolu izlemeyi sevenler için saha içinde yapılan mücadeledir, boş kaleye atılan goldür, Teknik Direktör için rekor sayıda galibiyet, rekor sayıda goldür, Başkan için büyük paralarla kurduğu takımını keyifle izlemektir.

Övgü dediğiniz şeyi 50 bin taraftar her maç sizin isminizi söyleyerek sevgisini dile getiriyor. İkincisi, yaptığınız iş karşılığında ücret alıyorsunuz demek ki beğeniliyorsunuz. Üçüncüsü, basın sizi övse size ekstra ne verecek?

Eleştiri yapmayın diyorsunuz, kendinizi hiç maç sonu eleştirdiniz mi mesela? Galatasaray maçında kendi seyirciniz önünde tek bir isabetli şut atamadınız, nedenini araştırdınız mı? Her maç öncesi rakibi analiz ediyoruz ona göre hazırlanıyoruz demeçleri sonrası maça aynı sistemle başlayıp aynı oyuncu değişimleri ile maçı bitiriyorsunuz. Olympiakos eşleşmelerinde takımınızın bu maçların favorisi biziz diye takıma moral verdiniz mi?

Maçın penaltılara gitme olasılığı %35. Takım penaltı idmanı yaptı mı sorusuna gelişi güzel "Dün 5 dakika çalıştık, inşallah gitmez" dediniz. Buyurun gitti ve elendiniz.

Ali Koç başkan, başarısızlığının birçoğunu dış etkenlerde aradı. "Bizi şampiyon yapmıyorlar, istemiyorlar, bir çete var onlarla uğraşıyoruz." Var mıdır bu çete, Fenerbahçe’nin şampiyon olmasını da istemiyordur. Sizin başarısızlığınızı kapatıyor mu? Dört kulvarda başarıya yürüyen takım yine sizin ani çıkışlarınızdan dolayı (0) kupa ile ligi bitirecek. Siz yine "İstifa edeyim mi, etmeyeyim mi? Kulüpler Birliği benim için bitmiştir." diyerek elinizden düşürmediğiniz dosyalarla toplantıya koşacaksınız.

İsmail Kartal da övgü alamadığı için açıklama yapıp kongre üyelerini olağanüstü toplayıp "Kim beni övecek?" diye imza toplatmasın.

YORUMLAR (15)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
15 Yorum