Vergi vermeden bazı şeyleri öğrenemeyeceğiz!

Vergi konusunda ciddi bir bilgisizliğimiz var. Daha doğrusu Türk toplumunun ezici çoğunluğu verginin ne anlama geldiğini bilmiyor çünkü gerçek anlamda bir vergi mükellefi değil. Ülkemizde sabit ücretli olarak çalışan milyonlarca insanın devletle akçeli ilişkisi çok kısıtlı. Aracı varsa MTV, evi ve arazisi varsa emlak vergisi vb. direkt ödemeler dışında dolaylı bir ilişkisi var.

Akaryakıt, sigara, alkollü içecekler ve iletişim alanındaki yüksek vergileri öyle kimse dert etmiyor olmalı ki çok da bir tepki yok. Gerçi bir ara evde içki üretimi çok artmıştı ama etil alkol mü metil alkol mü derken ölümler ve kör olma durumları bu işi geriletti. Kaçak sigara ve sarma tütün de pek çözüm değil gibi görünüyor tiryakiler için. İletişimde ise kaçar yol yok gibi. En son devlet yurt dışından gelen uygun fiyatlı şahsi cihazlara bile göz dikmiş durumda.

Akaryakıt zamlarına ise tek tepkimiz maalesef zam geceleri akaryakıt istasyonlarına yığılmak oluyor. Ama gidişatın ne denli kötü olduğunu az biraz seyahat edenler farketmiştir. Türkiye genelinde binlerce akaryakıt istasyonu kepenk kapatmış ve milyonlarca liralık yatırımlar çürümeye terkedilmiş durumda.

2022’nin son aylarından bugüne ülke genelindeki 13 bin istasyondan 2 bin tanesi kapanırken, sektörden gelen açıklamalara göre bir 2000 kadarı daha bu yılın sonunu göremeyecek. Bir istasyonda ortalama 15 kişinin çalıştığı kabul edilirse bu 30 bin kişinin işini kaybettiği ve bir 30 bin kişinin daha işini kaybedeceği anlamını taşıyor.

Bir istasyonda konuştuğum bir tanker şoförü aracını göstererek daha birkaç yıl öncesine kadar “90 bin TL’ye doluyordu şu an ise 500-600 bin TL” diyerek işlerin eskisi gibi olmadığından dert yandı.

Devlet bütçe açığını en kısa yolda çözmeye çalışıyor ve ilk elden rahatlıkla ulaştığı alanlardaki vergi yükünü arttırarak kasasını çevirmeye çalışıyor. En hızlı ve kolay vergi de yukarıda bahsettiğimiz kalemlerden alınıyor ama bunun maliyeti ise tabana fakirleşme olarak yansıyor.

Akaryakıta her zam doğal olarak hemen her türlü ürüne zam demek.

Vergi bilinci ülkemizde daha çok gerçek vergi mükelleflerinde var. Onların durumları da hiç iç açıcı değil çünkü işi kanunlara göre yürütürlerse kepenk kapatmaları içten bile değil. Bu durumda gemisini yürüten kaptan misali herkes bir çare arıyor. Kimi siyasi yakınlık kullanarak vergi teşviği ve affı peşinde koşuyor ve yine çoğunluk kaçırabildiği kadar vergi kaçırıyor. Olan namuslu mükellefe oluyor.

Türkiye büyük bir vergi yüzsüzleri cenneti. Hemen her yıl çıkan vergi aflarından faydalananlar çoğunlukla hep aynı. En barizi ne iş yaptığı belirsiz TÜVTÜRK, habire vergi affına uğruyor halbuki araç muayenesinden paraları peşin götürüyor.

Peki, bizde vergi bilinci oluşabilir mi?

Bir dönem hatırlayanlar hatırlar KDV iadesi için memurlar ve çalışanlar fiş biriktirirdi. Bu nedenle de vatandaşta az çok fiş alma alışkanlığı oluşmuştu, bugün ise bu alışkanlık azaldı. Kurumsal yapılar dışında pek çok işletme sadece günlük göze batmamak için fiş kesiyor, gerisi yok.

Aslında Türkiye’de topluma vergi bilincini kazandırmak çok kolay ama Türkiye’deki hiçbir siyasi iradenin bunu isteyeceğini sanmıyorum çünkü vergi bilincine ulaşan vatandaşlar kamunun lüzumsuz harcamalarına, hükümetlerin saçma kararlarına, geleceği ipotek altına alacak yatırımlara ve itibardan tasarruf olmaz diyen politikacılara kolay kolay izin vermez.

Nasıl mı?

Türkiye’de ücretli çalışan tüm çalışanlara maaşları bürüt ödenmeli ve kazanç vergilerini ise 3 ya da 6 aylık dönemlere göre bizzat kendi elleri ile Vergi Dairelerine ödemeleri sağlanmalı. Bu sistemi kursak vatandaş iki yıla kalmaz bilinçlenir.

Emin olun bugün gerçek vergi mükelleflerine kızan insanımız vergi vermenin nasıl bir şey olduğunu gözleri ile görüp devletin halka bedava imiş gibi sunduğu pek çok hizmetin aslında vatandaşın cebinden keyfi alınan paralarla ve çok daha pahalıya yapıldığını anlayacaktır.

İşte o zaman torpille işe giren partidaşlara, halkın parasının ona buna iktidarlarca peşkeş çekilmesi vb. durumlara ses etmeyen yurdum insanı o insanların kendi paraları ile beslenmesine eskisi gibi sessiz kalmayacaktır.

Gerçi burası Türkiye, bal tutanların parmaklarını yaladığı bir ülke. Korkarım ki, maaşını bürüt alıp nasıl olsa af çıkacak diyerek -eminim onların bu uyanıklığını seçim kazanmak için destekleyecek siyasi partiler olacaktır- vergilerinin üstüne yatacak yüzbinlerce yüzsüz çıkacak ve olan yine namuslu vatandaşa olacaktır.

Ceza infaz yasasına bakarsak devlete karşı(?) işlenen suçlar hariç her suç af kapsamında. Tecavüzcü, hırsız, darpçı vs. üç beş gün yatıp çıkmakta. Neden? Sadece hükümetler mi suçlu?

YORUMLAR (13)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
13 Yorum