Bir yılı geride bırakırken…

İstanbul’dan Ankara’ya doğru yola çıkarken bir heyecan kapladı içimi… Ne de olsa memleketime gidiyorum… Zira son dönem başkentin havasını da merak ediyorum doğrusu… İçinde bulunduğumuz yıla dair yorumları, gelecek ile ilgili beklentileri dinlemek istiyorum…

Yolculuk devam ederken Bolu’nun güzelim yeşil tonunda düşüncelere dalıyorum…

Nasıl bir yıl geçirdiğimize dair konu başlıkları zihnimden bir bir geçmeye başlıyor…

Dünya genelinde eski düzenlemelerin artık işe yaramadığı ve ekonomiyi yönlendiren kurumların, günümüzün dünyası için yenilenmesi gerekliliği meselesi…

Ekonomi ve güvenlik kavramının ülkelerin önceliği haline gelmesi…

Ticaret savaşları ve yaptırımlar konusu…

Otoriter ve popülist eğilimlerin gündemde olması…

Güç kavramının ülkelerin merkezine oturması…

Çin Devlet Başkanı Jinping’in “Çin halkının büyük gençleşmesi” planları, Trump’ın “Tekrar Amerika’yı büyük yapma” söylemi ya da Putin’in Rusya’yı yeniden büyük hale getirmekle ilgili söylemlerinin aslında birbirinden çok da farklı olmadığı…

Öte yandan güçlü olabilmek için teknolojik gelişimlerde ön sıralarda olma gayreti…

Bir diğer önemli konu ise, aşırı sağ hareketlerin gittikçe güçlenmesi…

Ve dolayısıyla göçmen karşıtlığı meselesinin dünya gündeminden düşmemesi…

Tabii tüm bu yaşanan gelişmelerin ülkemizi teğet geçmesi düşünülemez…

Zira bu dönemde sorunların daha da belirginleştiği gözlemleniyor.

2019 denilince hepimizin ilk aklına gelecek konular sırasıyla;

Ülke gündemini en çok da meşgul eden konu, Suriye meselesi doğrusu…

Ekonominin yavaşladığı tam da bu dönemde, göçmen sorununun daha da çok hissedilmesi…

İşsizlik meselesi ve özellikle genç işsizliğin çok yüksek rakamlara ulaşması…

İstanbul’da tekrarlanan büyükşehir belediye başkanlığı seçimleri…

Özellikle son dönemde Doğu Akdeniz’de yaşanan kördüğüm…

Libya ile yapılan mutabakat…

Siyasette yeni partilerin heyecanı…

Muhalefetin daha da güçlenmesi…

Ve daha birçok konu…

Başka konulara sıra gelecekken bir baktım ki Ankara’dayız…

Gelir gelmez şehrin nabzını tutmaya başladım. Tesadüfi olarak, 18 - 40 yaş aralığında 25 kişi ile görüştüm. Genel olarak, 2019 yılı içerinde en çok zorlandıkları ya da şikâyet ettikleri konuları sordum. Ayrıca en memnun oldukları konu ya da konuları da sordum.

Gelen cevapları aynen aktarıyorum;

Katılımcıların çoğunluğu genel olarak ekonomiden ve dolayısıyla pahalılıktan, işlerin yavaşlamasından şikâyetçiler…

2019’un en yakıcı konusunun özellikle “pahalılık” olduğu…

Gençlerin özellikle iş bulma konusunda zorlanmaları…

Her alanda “kalite sorununun” yaşanması…

Kutuplaşmanın rahatsız edici boyutlara geldiği özellikle belirtildi.

Ayrıca, siyasete yeni partilerin gelmesinin memnuniyet verici olduğu ifade edildi.

Ve tabii bu dönem her kesimin ortak noktası; çevreye ve hayvanlara karşı daha hassas olunması…

Katılımcıların çoğunluğu Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın performansından memnun olduklarını belirtti. Gençler özellikle işsizlik konusunda Mansur Yavaş’tan da çözüm bekliyor. Elçiye zeval olmaz…

Ve cevaplar bu şekilde uzayıp gidiyor.

Anlayacağınız zorlu bir yeni yıl bizi bekliyor. Sadece bizi değil tüm dünyayı bekliyor…

Zira bu süreçte, ülke olarak, kutuplaşmadan uzak durarak, birlik diliyle hareket etmemizin önemi bir kez daha ortaya çıkıyor.

YORUMLAR (3)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
3 Yorum