Ülkede futbol severlerin birçoğu Jorge Jesus geldiğinde bir şeyler değişim gösterir düşüncesine dalmıştı. Her yönettiği takımda şampiyonluk yaşayan futbolun içinde kalan dış etkenlerle işi olmayan. İlk 10-12 hafta bu düşünce doğru yolda devam etti taa ki Dünya Kupası’na kadar. Portekizli hoca düşen motivasyonunu ve düşen formunu dış etkenlere bağlamaya başladı. Maç sonu hakem açıklamaları, buna en güzel örnek oldu. Dış basına verdiği demeçte sözleşmem sezon sonu bitiyor, bunu herkes biliyor,neden tartışılıyor sözleri Ankaragücü maçı sonrası gün yüzüne çıktı. Jesus, başkan kalıcaksa bende kalırım, başkan gider ise bende durmam burada diyerek iyice suyu bulandırdı. Şampiyonluk şansı devam eden bir takımın hocasının bu açıklamaları takım içerisinde medyada nasıl bir anlam çıkacak önümüzdeki zamanlarda görebiliriz. Ancak ülke iklimi sayın Jesusu da bize benzetti.
Her maçın final olduğu Fenerbahçe’nin ultra final olduğu haftada Başakşehir deplasmanı zor geçen bir deplasman. Son haftalarda düşüş yaşasa da kadro bakımından iyi bir görüntüye sahip olan bir takım. Jesus orta saha yükünü bir zamanlar vazgeçemediği Arao - Crespo ikilisine forvet arkasına Arda Güler’i görevlendirdi.
Samet-Szalai ile başlayan temposuz oyuna rakibinde aynı karşılığı vermesi ile ligin zevk vermeyen oyun ortaya çıktı. İki takımın da sistemi oyunu kanatlara taşıyıp vazgeçemediğimiz ortalarla gol bulmak.
Fenerbahçe’yi buna iten Başakşehir’in pas trafiğini bozması oldu. Haftalardır nerede kaza yapacağı belli olmayan Samet, Alexic’e asist yaparak bombayı patlattı. Haftalardır ilk yarıları kötü oynayan Fenerbahçe bu düzene deplasmanda da devam etti.
İrfan, Arda, Rossi gibi pozisyon yaratmayı seven oyuncular saha da olsada Fenerbahçe ilk yarıda istediği pozisyonları bulamadı. Formda Emre Mor, İsmail Yüksek var iken İrfan Can ve Arao olması Jesus’un inadında değişim göstermedi. Şampiyonluğa oynayan bir takımın gol beklentisi 0.32 isabetli şut dahi atamayan bir rakam çıkıyor ise o takımın nasıl bir ilk yarı geçirdiği istatistikden belli eder.
Jesus kötü giden takımına ikinci yarı başında 3 oyuncu değiştirerek başladı. Forvet bölgesini ikileyip, işlemeyen sol bölgeye Alioski, Emre’yi alarak tempo yapmak istedi. Bunalımdan çıkamayan İrfan Can, Jesus torpili ile sahada kaldı. 37 ve 35 yaşındaki Biglia-Mahmut Tekdemir ikilisi sarı lacivertlilerin ön alanda oynamasını izin vermedi.
10 kişi kalan rakibine karşı oyun üstünlüğünü alsada Başakşehir defans yapma anlamında ligin en iyi takımlarından birisi bu bloğu açmakta zorlanan Fenerbahçe, Pedro ile beraberliği kurtardı. Beklenen patlamayı Pedro ligin son haftalarına doğru yaptı, otobüs çekilen defansa karşı atılacak tek gol karambol golü olacaktı, galibiyet golüde beraberlik gibi öyle oldu.
Son üç günde Fenerbahçe aynı senaryoları taraftarlarına yaşatıyor. Cumartesi akşamı Crespo dün akşam Pedro geriden gelerek Galatasaray’ı takibini sürdürdü. Sonuç olarak Fenerbahçe maçlarını seyreden taraftarların anlık hüzün anlık sevinçleri bir anda yaşıyor.
