Afrika'nın en büyük camisi uzun zamandan sonra ibadete açıldı. Cezayir, ülkede yıllardır devam eden siyasi çalkantılar ve ekonomi sebebiyle yıllardır açılışını geciktirdiği Ulu Cami'nin açılışını gerçekleştirdi. 120 bin kişilik kapasitesiyle dünyanın üçüncü, Afrika'nın en büyük ve İslam'ın kutsal şehirleri dışındaki en büyük ibadethane oldu.
Yaklaşık beş yıldır kısmi olarak Cezayir'e gelen turistlere ve devlet ziyaretçilerine açık olan Ulu Cami'nin açılışı Cezayir Cumhurbaşkanı Abdelmadjid Tebboune tarafından törensel bir etkinlikle gerçekleştirildi.
Modernist tasarımıyla dikkat çeken Cezayir Ulu Cami, ülkenin gelenek ve kültürünü onurlandırmak için Arap ve Kuzey Afrika süslemelerinin yanı sıra bir helikopter iniş pisti ve 1 milyon kitap barındırabilen bir kütüphane içeriyor.
Zamanlama, caminin önümüzdeki ay başlayacak olan Ramazan ayı boyunca gece namazlarına ev sahipliği yapmak üzere resmi olarak halka açılmasına olanak tanıyor.
Proje, uzmanların sismik açıdan riskli olduğu konusunda uyardığı yer seçimi de dahil olmak üzere, caminin yapım aşamasında olduğu yedi yıl boyunca gecikmeler ve tartışmalarla boğuştu. devlet, pazar günü devlet haber ajansı aps'de yayınlanan bir haber bülteninde bunu yalanladı. pek çok cezayirli ise, ülke genelinde dört hastane inşa edilmesini tercih edeceklerini söyleyerek projeleri eleştirdi.
PROJENİN SAHİBİ ESKİ CUMHURBAŞKANI
Cami aslında eski cumhurbaşkanı Abdülaziz Buteflika'nın bir projesiydi. Hasan II'nin Fas'ın Kazablanka kentindeki bir camiye yaptığı gibi, bu caminin de kendi mirası olmasını ve "Abdülaziz Buteflika Camii" olarak adlandırılmasını istemişti. Cezayir'in komşusu ve bölgesel rakibi olan Fas'ın eski kralının adını taşıyan bu cami bir zamanlar Afrika'nın en büyüğü olarak anılıyordu.
2019'da Cezayir'i kasıp kavuran ve 20 yıllık iktidarının ardından istifa etmesine yol açan protestolar Eski Cumhurbaşkanı Buteflika'nın planlarını gerçekleştirmesini, camiye kendi adını vermesini ya da planlandığı gibi Şubat 2019'da açılışını yapmasını engelledi.
Caminin inşaatı büyük bir ulusal otoyol ve 1 milyon yeni konutla birlikte Buteflika döneminde yolsuzluk şüpheleriyle gölgelendi ve müteahhitlere rüşvet verildiğinden şüphelenildi ve daha sonra devlet yetkililerine ödendi.
